Meral Okay’la bir kere karşılaşmıştım daha ilk bakışta bana kocaman gülümsemesi geliyor aklıma…
Meral Okay, güler yüzlüdür, inceliklidir, güzeldir, çiçektir. Hep aklımızda öyle kalacaktır.
Türk televizyon tarihine adını altın harflerle yazdırmış biridir.
İzleyiciyi asla sömürmedi, her zaman dedim ki işte bu işte Meral Okay tadı var…
duyarlılığı var…güzelliği çiçekliği var…
Şarkılarında, senaryolarında, oyunculuğunda...
En önemlisi aşk diye bir şey yok beee derken rahmetli Yaman Okay ile aşkını anlattığı yazısı umut verdi. Geçen haftalarda Facebook’ta paylaşıldığında okumuştum bu eşsiz yazıyı…
Meral Okay beni, bizi aşka inandırdı…
‘Biz, başımıza aşkın taşının düştüğünü bir mevsim geçtikten sonra fark ettik. Bir gün evi düzenlerken fark ettim. Bir de baktım ki, benden çok Yaman’ın eşyaları var. Küçük küçük poşetlerle sızmıştı. Aşk bir sızma hâlidir.’
Arkadaşı yazar Melek Ulagay CNNTürk’te Cüneyt Özdemir’in sunduğu programda Meral Okay’ın Muhteşem Yüzyıl yüzünden tehditler aldığını ve bu durumdan ötürü korumalarla gezmek zorunda kaldığından ve Okay’ın bu durumdan duyduğu mutsuzluğu anlattı. İçim o kadar acıdı ki…
7 Aralık 2011’de 'Muhteşem Yüzyıl tartışmaları bitsin' başlıklı bir yazı yazmıştım… Ve ülkemizde artık kurmacaların, gerçeklerden daha çok tartışılmasından bıktım.
Hatta gerçekleri örtmek için kurmacaların kullanılmasından…
Muhteşem Yüzyıl’ın harika bir belgeseli yapılmıştı ve yazımda ona da yer vermiştim;
Peki belgeselde dizinin senaristi Meral Okay ne diyor; Belli bir tarihsel gerçekliğe dayanmak zorundasın ama belli bir kurgu da var. Onları bir karakter haline duygusal hale çevirdiğinizde hikaye çıkıyor.
İşte bu noktada bir senaryoda en başarılı olması gereken bir öğeye değinmek istiyorum ve Meral Okay bunu başarılı yaptığı için bu dizi bu kadar konuşuluyor. Okay’ın duygusallık dediği şey, karaktere perspektif verebilmek. Dizide karakterler öyle iyi derinleştiriliyor ki, izletiyor, merak ettiriyor. İnsanı, zaaflarını tanımak için de bence bir vesile bu dizi.
Gelelim bitmek bilmeyen tarihi saptırıyor tartışmalarına…Her gün bir itiraz, yok Hürrem yanlış tanıtılıyor, Kanuni şöyle değil, gerçekten bu tartışmalar artık bıkkınlık verdi. Bu bir dizi, belgesel değil yani kurmaca. O nedenle artık rahat olunuz, fevri çıkışlar yapmayınız. Bir televizyon dizisi olduğu için de izletmek için gerekli formülleri uyguluyor. Hiçbir filmin ya da dizinin tarihi yeniden inşa etmediği ya da hiçbir tarihi yıkmadığı görülür. Tarihin rekonstrüksiyonu ya da dekontrüksiyonu yapılmıyor, yapılamaz da yani.
Ah Meral Okay…
Meral Okay’ın ardından çıkan yazıları gördükçe ben utanıyorum.
Ölmüşün arkasından konuşulmaz… bu bir inanç meselesi değil insan olabilme becerisi…
o kadar kin dolular ki O’nlar…
Ama biliyorum bu beceriyi, erdemi göstermek dahi onlar için çok zor, beklemek hata…
Güzel Meral Okay’ın ruhu şad olsun…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder